Obje

Obje

"Her şey seninle güzel" diye bir şarkı var. Her şeyin "kendimle" güzel olduğunu anlayınca hem bu şarkının hem de diğer bütün şarkıların içi boş fanus gibi geliyor..

"Her şey seninle güzel" diye bir şarkı var. Her şeyin "kendimle" güzel olduğunu anlayınca hem bu şarkının hem de diğer bütün şarkıların içi boş fanus gibi geliyor.. Evet önce "kendim" demeyi bilirsen hayatını inşaa etmen de bir o kadar kolay oluyor. Elbette arada parazitler olacak ama o parazitlerin de zamanla yok olacağının farkına var. Gittiğin yol başklarına göre yanlış, sana göre doğru gelse de o yoldan git ve yaşa, tecrübe et…
Bir zamanlar var olan dostlar "yapma, etme" çok demişlerdir. Onların düşüncelerine saygım vardı ama daima bildiğimi okudum. Okurken de içime sindire sindire okudum. Bazen çok göz yaşı döktüm, bazen bedenen çok fazla yaralandım. Nefes almak için oksijene başvurdum. Oksijen tüpü nefes vermedi. Ölecek gibi olduğum anlarım, gecelerim oldu. Gündüzleri gelişi güzel yaşadım. Düşünmeden, plan yapmadan ilerledim. Tüm içtenliğimle diyorum ki; tüm acıların, tüm yaraların izleri bedenimde kalsa da iyi ki yaşamışım… Yaşanmışlıklarımdan dersler aldım, sonra yeniden aynı dersleri yaşadım. Baktım ilk dersten kaldıklarım olmuş, ikinci dersten geçerim diye yaşadım. Geçtim mi? Doğrusu, bazı derslerden kaldım ama, bir çoğunu bedenim, duygularım, hislerim eşliğinde bedel ödeyerek verdim. Kimse benden bir başarı beklemezken herkesi şah mat düzeyine getirdim! Getiremediklerim de "kitabımla" gelecek!
Sizin başarılı oluşunuzu istemeyecek bir kitle daima vardır. Sizin çöküşünüzle eğlenen birileri de elbette var. Bu benim için de geçerli ama onlar iyi ki varlar biliyor musunuz? Bazen kendinizi o kitleyle motive olurken buluveriyorsunuz. Belki de başarınıza inanmayacaklar. Şahsen benim başarılarıma inanmayan bir kitle var. Olsun, ben onları da artık öyle kabul ettim. Bu hayatta başkalarına bir şeyleri kanıtlamak için mücadele etmektense önce kendinize kendinizi kanıtlayın. Sonra o başkalarına otomatik olarak kanıtlamış oluyorsunuz. Nereden keyif alıyorsanız oradan beslenmeye çalışın. Bu bazen bir birey bazen bir obje olabiliyor. Doğrusu ben beslenmek adına yıllarca bireylere başvurdum ama daima hüsranla sonuçlandı. 29 yaşımda anladım ki, beslenme yetisini insanoğlundan beklemeyeceksin. Yanı başımda duran, zaman zaman ihmal ettiğim o objeye kendimi verip, beslenmeye başladım. Gerçekten de besleniyor muyum? İnsanoğlu gibi yormuyor, üzmüyor, ihanet etmiyor; o sadece çok iyi bir dinleyici olarak beni besliyor.
 

Aylinin Dünyası

Aylinin Dünyası

Aylinin Dünyası

Aylinin dünyası hakkında yazı